Anasayfa » Girişimcilik Artık Kurumlardan Başlıyor

Girişimcilik Artık Kurumlardan Başlıyor

Yazar Şerafettin Özsoy

Startup’lar ve yeni nesil girişimciler iş dünyasını büyük bir hızla değiştiriyor. Kurumlar da bu değişim karşısında rekabet edebilmek için stratejilerini yeniden şekillendirip yeni nesil uygulamalar geliştiriyorlar. Bu yeni uygulamalardan biri de son yıllarda hızla yaygınlaşan kurum içi girişimcilik programları. Şirketler kurum içi girişimcilikle kendi içlerinde startup kültürü oluşturarak yenilikçi ürün ve hizmet geliştirme yeteneklerini güçlendirmeye çalışıyorlar.

Kurum içi Girişimcilik Nedir, Neden Önemlidir?

Kurum içi girişimcilik en basit ifadeyle, şirket çalışanlarının yenilikçi iş fikirlerini, onların da girişimci olarak yer aldıkları bir şekilde hayata geçirme sürecidir. Kurum içi girişimcilikte olgunluk seviyelerine göre kurumlarda çeşitli programlar uygulanır. Bu programların  ilk aşaması çalışanlardan yenilikçi fikirlerini toplamak ve o fikirlere bazı hediyeler verip onları ödüllendirmektir. Böylelikle çalışanlar yenilikçi fikir geliştirmek için hem cesaret kazanırlar hem de ödül sayesinde teşvik edilirler. Bir başka program çeşidi ise hackathon’lardır. Yazılım geliştirme yarışması diyebileceğimiz bu etkinliklerde çalışanlar küçük gruplar halinde şirket için yeni bir ürün geliştirmek için yarışırlar. Hackathon’lar birkaç günlük zaman diliminde çok yoğun bir programla ve tatmin edici bir ödülle gerçekleştirilir. Kurumiçi girişimcilik programlarının en ileri seviyesi ise çalışanların startup kurmasının teşvik edilmesidir. Böylelikle çalışanlar kendi iş fikirlerini şirketin sağladığı yatırım desteğiyle hayata geçirir ve ayrı bir şirket kurarak girişimci olurlar.

Şirketler, kurum içi girişimcilik programlarıyla hem yenilikçi çalışanlarının işe bağlılığını artırıyor hem de ortaya çıkacak yenilikçi iş fikirlerinden yararlanma fırsatını buluyorlar. Aksi halde kaçan balık büyük olabiliyor. Örneğin Google’da kurumiçi girişimcilik programı olarak çalışanların vakitlerinin %20’sini kendi startup projelerine ayırmalarına izin veriliyor. Çalışanlar projeleri için Google’dan yatırım desteği de alabiliyorlar. Ayrıca Türkiye’de de başarılı kurumiçi girişimcilik programı örnekleri mevcut. Aygaz’da fikir platformu aracılığıyla toplanan fikirler proje ekipleri oluşturularak kuluçka ve hızlandırmaya alınıyor. BKM’de yenilikçi fikir sahipleriyle inovasyon kampına gidiliyor ve fikirler projelere dönüştürülerek üst yönetime sunularak kaynak sağlanıyor. Doğuş Grubu çalışanlardan gelen yenilikçi fikirlere yatırım desteği veriyor ve bu amaçla kurduğu InvenDO firmasıyla fikirlerin şirketleşmesini ve ticarileşmesini sağlıyor.  

Kurum içi Girişimcilik Nasıl Gerçekleştirilir?

Başarılı bir kurum içi girişimcilik uygulamasını hayata geçirmek için şirketlerin atması gereken üç temel adım vardır:

1. Girişimci Ruhlu Çalışanları Şirketinize Çekin ve Elinizde Tutun

Büyük şirketler yetenekli çalışanları elde edebilmek veya ellerinde tutabilmek için en iyi imkanlarını sunmak adına birbirleriyle yarışıyorlar. Ama şirketlerin artık en büyük rakibi çalışanların girişimci olma isteği. Yeni nesil çalışanlar istedikleri saatte işe gitmek veya bir kafede uzaktan çalışmak, iş yerinde kendilerini rahat hissettikleri gibi giyinmek, uykuları geldiğinde bir kenara çekilip biraz dinlenmek, çalışmaktan yorulduğunda biraz konsol oyunu oynamak gibi özgürce hareket etmek istiyorlar. Bu özgürlüğü kazanabilmek ve kendilerini ispat etme ihtiyaçlarını karşılayabilmek için birçok kişi girişimciliğe yöneliyor. Üstelik gittikçe artan startup hızlandırma programları, kuluçka merkezleri ve yatırım destekleri sayesinde startup kurmak geçmişe göre oldukça kolay. Bu nedenle yetenekli çalışanları girişimcilik dünyasına kaptırmamak için şirketlerin kendi iç yapılarında kurum içi girişimcilik programlarıyla bu kişileri tatmin etmesi gerekiyor.

Peki kimlerden kurum içi girişimci olur? Kurum içi girişimcinin kişilik olarak değişimi isteyen ve bunun için mücadele eden bir karaktere sahip olması önemli. Daha önce startup kurmuş olması çok büyük bir avantaj fakat önemli olan, geçmişinde bazı zorluklarla karşılaşmış ve onları çözmüş olması. Öğrencilik yıllarında bir öğrenci kulübü kurmak veya çocukluk dönemlerinde yaz tatillerinde plajlarda soğuk su satmak gibi örnekler girişimcilik yetkinliğini göstermede çok önemli birer gösterge olabilir. İşi kendisininmiş gibi sahiplenen, farklı ve yeni olanı denemekten keyif alan, risk almaktan çekinmeyen girişimci ruhlu çalışanlar yenilikçi fikirleri hayata geçirmek için artık şirketlerin en önemi sermayesi.

2.Girişimci Bir Kültür Oluşturun

Kurum içi girişimcilik ve inovasyon adına birçok program tasarlanabilir. Fakat önemli olan durağan kurum kültürlerini girişimci bir hale dönüştürmek. Çünkü yenilikçi iş fikirleri geliştirmek ve hayata geçirmek için buna uygun girişimci bir kültüre ihtiyaç var.

Birçok büyük şirket mevcut başarısını ve istikrarını, uzun yıllardır korudukları kurum kültürlerine bağlıyor. Dolayısıyla kurum kültüründe değişim yapmak, başarısız olma korkusuna neden oluyor. Girişimcilik kültürü ise doğası gereği sürekli değişmeyi esas alıyor. Ve uzun zamandan beri değişmeyen ne varsa hepsine düşman kesiliyor. Var olan kuralları yıkmayı hedefliyor. Bu nedenle girişimcilik kültürü, var olanı korumaya çalışan ve daha yavaş kurum kültürleriyle çatışıyor.

Gelinen noktada, yıkıcı teknolojiler ve yenilikçi firmalar karşısında durağan kurum kültürlerine bağlılığın eskisi kadar fayda sağlamadığı açıkça görülüyor. Sürekli değişen ve rekabetin çok sert geçtiği bir iş dünyasında bununla baş edebilecek girişimci bir kültüre ihtiyaç var.

3. Risk Sermayesi Mantığıyla Hareket Edin

Kurum içi girişimcilik projeleri işveren marka değerinin arttırılması, çalışan motivasyonun yükseltilmesi, kurumsal inovasyon yeteneğinin geliştirilmesi, yeni ürün ve hizmet geliştirme hızının arttırılması  gibi birçok fayda sağlayabilir. Ama önemli olan programın çıktılarının yapılan yatırıma değip değmediğidir. Bunun için kurum içi girişimcilik programları bir risk sermayesi şirketi gibi yönetilmelidir. Böylelikle harcanan çabanın şirkete sağladığı net fayda her zaman önceliklendirilmiş olur. Aksi halde kurum içi girişimcilik programları söz konusu olduğunda hem şirket içi kaynak bulunması hem de çalışanların desteğini kazanma açısından sorunlar oluşabilir ve programın sürdürülebilirliği tehlikeye girebilir. Yenilikçi projeler doğal olarak daha fazla risk barındırır ve bu riski azaltmanın yolu, daha az sürede daha az maliyetle ve daha fazla girişim yapmaktır. Bu nedenle sürekli olarak yatırımın geri dönüşleri ölçülmeli, tamam veya devam kararı net bir şekilde ortaya koyulmalıdır.

Sonuç

İş dünyasında dönem dönem farklı uygulamalar popülerlik kazanabiliyor. Birçok şirket ne kadar faydalı olacağını bilmese bile popülerliğe aldanıp bu uygulamaları şirketlerinde hayata geçirmek isteyebiliyor. Kurum içi girişimcilik de son yıllarda popülerlik kazandı ve birçok şirket hızlı bir şekilde bu programları uygulamaya aldı. Fakat elde edilen sonuçların başarılı olmadığı birçok şirkette de programlardan vazgeçildi. Bu nedenle kurum içi girişimcilik programlarını uygulamadan önce her şirket kendi ihtiyacına göre bir tasarım düşünmeli ve ne kadar farklı bir program olursa olsun yukarıda saydığımız üç temel adımı dikkate almalı.

İlginizi Çekebilir