Bilişim pazarı son yıllarda, özellikle yazılım, yapay zekâ ve e-ticaret gibi alanlarda önemli bir gelişim performansına sahne oluyor. Global arenada adından sıkça söz ettiren Türk şirketlerinin sayısı giderek artıyor. Yalnız burada genel tabloyu doğru okumak gerekir. Örneğin ülkemizin bilişim ihracatına dair son beş yıllık verilere baktığımızda dolar bazında yıllık ortalama yüzde 10 büyüme kaydettiğimizi görüyoruz. TÜBİSAD’ın son açıkladığı verilere göre 2022’de toplam bilişim ihracatı hacmimiz 28 milyar 665 milyon TL büyüklüğüne ulaşmış. Bunun yaklaşık 24 milyarı yazılımdan geliyor. Yazılım alanında global ihracat pastasından alabildiğimiz pay ise yüzde 0,3 seviyesiyle sınırlı kalıyor. Dolayısıyla, her ne kadar yıllık ortalama yüzde 10 büyüme oranı sevindirici olsa da daha gidecek çok yolumuz var.
Sistem Global olarak bu gelişimi hızlandırmak için iki temel alana odaklanmak gerektiğine inanıyoruz. İlk olarak, bilişim ekosistemindeki iş birliklerinin rekaberlik ilkeleri çerçevesinde güçlendirilmesi, birleşme ve satın almaların, ortak kaynak kullanımlarının desteklenerek büyümenin sağlanması gerekiyor. Bir diğer kritik konu ise yazılım firmalarının alternatif finansmana erişimlerinin sağlanması. Ülkemizde bilişim ve yazılım sektöründe faaliyet gösteren firmaların büyüme evrelerine baktığımızda, Ticaret Bakanlığı tarafından sağlanan teşvik ve desteklerin firmaların büyüme ve globalleşme süreçlerinde önemli bir kaldıraç etkisi yarattığını görüyoruz. Nitekim teşvikler sayesinde maliyet avantajı sağlarken, destek ve hibeler yoluyla da yeni projeler için hızlı kaynak elde edebiliyorsunuz. Her ikisini birden, doğru şekilde uyguladığınızda proje maliyetlerinizin yaklaşık yüzde 80’ini geri kazanabiliyorsunuz.
Geçtiğimiz yıl, bilişim ihracatçılarına verilen desteklerin toplam hacmi yaklaşık 422 milyon TL. Biz de Sistem Global olarak Ticaret Bakanlığı’nın sağladığı destekler kapsamında son 2 yılda 192 firmaya hizmet verdik. Bu firmaların 84 tanesi bilişim sektöründe faaliyet gösteriyor. Firmaların bu destekler konusundaki ihtiyaçları da farkındalık düzeyleri de gün geçtikçe artıyor. Dolayısıyla taleplerde de ciddi bir yükseliş görüyoruz. Sağlanan faydayı artırmak, bu alanda deneyimi olmayan fakat doğru süreç yönetimi ile ciddi kazanımlar elde edebilecek şirketlerin sayısını artırmak için var gücümüzle çalışıyoruz. Örneğin; geçtiğimiz günlerde bilişim şirketleri için güzel bir fırsat yarattık ve dedik ki yeni pazarlara açılış, pazar araştırmasıyla başlar. O halde gelin pazar araştırmanızı yapalım, maliyetin yarısını da teşvikten geri kazanın. Zaten süreci doğru kurguladığınızda ve yola sağlam veriyle çıktığınızda ciddi bir mesafe kat edeceksiniz.
Doğru yatırımlarla bilişim pazarının gelişimini hızlandıracak ve ülkemize katma değer dönüşü sağlayacak bir diğer kritik alan ise Ar-Ge. Bilişim şirketlerinin Ar-Ge ve inovasyon odaklı teşvik ve destek mekanizmalarından doğru anda ve etkin yararlanabiliyor olmasını son derece önemli buluyoruz. Bu sistemlerin bilinirliğinin artırılması ve alandaki kamu-özel sektör iş birliklerinin güçlendirilmesi, pratikteki deneyimlerden ortaya çıkan geri bildirimlerle sistemlerin iyileştirilmesi gerekiyor. Biz Sistem Global olarak Ar-Ge mevzuatına 360 derece hâkim uzman ekiplerimizle bu alanda pazar lideriyiz.
Kısaca toparlamak gerekirse, Sistem Global’de senelerdir edindiğimiz tecrübe ve bilgi birikimi bize şunu gösteriyor, Türkiye bilişim ekosistemi; ihracata, globalleşmeye, Ar-Ge ve inovasyona yönelik yatırımları önceliklendirmek zorunda. Bu alanlardaki gelişimler hızlandığında, Türk şirketlerinin global arenadaki gurur verici başarıları artacak ve küresel pastadan aldığımız pay da olması gereken seviyelere çıkacak.
Hüseyin Karslıoğlu
*Bu yazı, Gelecek Vaadeden Girişimler kitabından alınmıştır. Kitaba ulaşmak için: https://optimistkitap.com/kitap/gelecek-vadeden-girisimler/