Günümüzde girişimcilik, ekonomik kalkınmanın temel taşlarından biri haline gelmiş, ülkelerin gelişmişlik seviyesini belirleyen önemli unsurlardan biri olmuştur. Ekonomilerin yumuşak gücü, artık ülkedeki girişimci sayısıyla ölçülmektedir. Yenilikçi fikirlerin ve girişimlerin sadece yerel düzeyde değil, aynı zamanda uluslararası arenada da başarılı olabilmesi, günümüz iş dünyasının vazgeçilmez bir gerekliliği haline gelmiştir.
Tüm gelişmiş ülkeler, girişimciliği ana politika alanı olarak belirleyerek, değeri 1 milyar $’ı aşan şirketlerin sayısını artırmayı hedefleyecek destek/teşvikler tasarlamaktadır. Dünyaya baktığımızda da, hızla büyüyen ve değerlenen şirketlerin büyük bir çoğunluğunun dijitalleşme yolunu seçtiğini görüyoruz. Teknolojiyi iş süreçlerine en iyi yansıtabilen yenilikçi şirketler öne çıkmakta, finansmana daha rahat erişmekte ve yatırımcı bulabilmektedir.
Geçtiğimiz yıl Türkiye’deki start-up ekosistemine yapılan yatırım istatistiklerine bakarsak, ana yatırımların mobil oyun gibi teknoloji ağırlıklı sektörler olduğunu görebiliriz. Yani, dijitalleşme odaklı çözümler sunan veya iş yapış şekillerinde dijitalleşmeyi etkin kullanan şirketler, birkaç adım öne çıkıyor.
Ülkemizde de teknoloji artık teknopark, TEKMER gibi yapılarda daha hızlı gelişiyor. Bankacılık, perakende ve eğitim sektörlerindeki büyük oyuncular, artık teknolojiyi kendileri geliştirmek yerine, parlak fikri olan girişimcilerle ortaklıklar kurmayı tercih etmektedir. Düzenlenen fikir yarışmalarıyla start-uplarla bir araya gelmekte, birbirinden farklı yenilikçi ve potansiyeli olan iş fikirlerini değerlendirmektedir. Örnek vermek gerekirse TOBB’un ana ortağı olduğu Türkiye’nin Otomobili Girişim Grubu (TOGG), mobilite ekosisteminin gelişimine odaklanarak, birçok start-upla ortak teknoloji geliştirmeye devam etmektedir. Bir başka deyişle TOGG, mobilite ekosisteminin merkezinde yer alarak bu alandaki teknoloji odaklı girişimcilerle beraber büyümektedir.
İşte bu nedenle, TOBB olarak, özel sektörün dijitalleşmesi ve yeni nesil girişimciliğin gelişmesini hedefliyor, her fırsatta KOBİ’leri bu alana yönlendiriyoruz.
81 il ve 160 ilçede bulunan 365 Oda/Borsamız, yaklaşık 15 bini aşkın üyesiyle dünyanın en kapsamlı girişimcilik networklerinden biri olan TOBB Kadın ve Genç Girişimci Kurullarımız ve 66 Sektör Meclisimizle birlikte; tüm bilgi ve birikimimizi bu amaç için kullanıyoruz.
Bir yandan dünyanın en büyük küresel firmalarıyla girişimcilerimizin dijital altyapılarını geliştirirken, diğer yandan tedarikçi geliştirme programlarımızla girişimcilerin teknoloji tedarikçisi olmalarını sağlıyor, düzenlediğimiz sayısız programla girişimcilerimize rehberlik ediyoruz.
15 ilde kurduğumuz fiziki girişimcilik merkezleri “İstasyon” modeliyle, girişimcilere çalışma alanı ve yeni insanlarla tanışma imkanı sunuyor, aynı zamanda bu alanlarda düzenlediğimiz eğitim ve mentörlük programlarıyla yerelde girişimcilik ekosisteminin gelişimine katkı sağlıyoruz.
Özetle, ülke olarak yegane amacımız girişimci sayısını artırmak olmalıdır. Hem yerelde hem de ulusalda girişimcilik ekosistemi, teknoloji girişimciliği odağında, büyük şirket ve start-upların bir arada büyüdüğü bir sisteme evrilmelidir. Teşvik ve destekler bu amacı destekleyecek şekilde tasarlanmalıdır.
Unutmayalım, girişimcilikte globalleşme, yalnızca bireysel başarıları değil, aynı zamanda ülke ekonomisinin büyümesini ve rekabet gücünün artmasını destekleyen bir süreçtir. Türkiye’deki girişimciler, bu yolda başarılı olmak için çabalarken, aynı zamanda ülkenin ekonomik geleceğine katkı sağlamaktadırlar.
Ahmet Saygın BABAN
TOBB Sektörler ve Girişimcilik Daire Başkanı
TOBB MEYBEM A.Ş.Genel Müdürü
*Bu yazı, Gelecek Vaadeden Girişimler kitabından alınmıştır. Kitaba ulaşmak için: https://optimistkitap.com/kitap/gelecek-vadeden-girisimler/